Gelde Yine Güneş Dogsun
Gece toz duman. Gözlerim puslu bir karanlıkta arıyor varlığını. Soğuyan kentin uykulu akşamlarını sarıyorum boşluğuna. Bildik melodiler akşamdan kalma aşkları anlatıyor ince belli bardakların tavşan kanı demlerinde. Cesur ışık demetleri soyuyor kuşandıklarımı. Soyunup giriyorum koynuna yalnızlığın.
Bir köşede kıvrılmış uyuyor hayalin. Dokunmuyorum.Uyanırsın, korkuyorum. Kurduğum düşten uyanırım, korkuyorum.
Bir kedi yavrusu görüyorum kapalı duvarlarım ardında. Uzak mahallelerden göçmüş karşımızdaki arsanın serseri kuytularına. Benim gibi kara teni, gözleri... Benim gibi göçmüş uzak mahallelerden kalabalıkta bir yalnızlığa.
Bir saksı çiçek görüyorum karşı pencerelerden sarkan, beton yığınlarının arasında açmış. Ardına terk edildiği pencere parmaklıklarında pembe-kırmızı tomurcuklarla kutluyor kazandığı zaferini, zor yaşamını. Sana benzetiyorum. Çölde mecburi bir yolculukta gülümsüyorsun ve sıcak iklimlerde kutluyorsun kazandığın hayatını. Belki de herkesten gizli namelerde kahrediyorsun dünde yitirdiğin özgürlüğüne. Uzak memleketlerde bir bir dürüp günlerini yakınlaşmanın hayalini kuruyorsun doğduğun topraklara. Oysa geleceğe yakınlaştıkça uzaklaşıyorsun yaşamdan. Hepimiz yarını beklerken ümitle, yaklaşıyoruz ebedi sona süratle.
Belki yazarın dediği gibi ölüm sonsuzluktur da yaşama kattığımız her acı, her mutluluk bizi sonsuzluğa kavuşturacak bir yarışmanın görünmeyen puanlarını veriyordur. Yaşadıkça kazandığımız her puanla geri dönüşü olmayan bir yolda ilerlememizi sağlayan yarışmanın hiç kaybedeni yoktur da, biz hep kaybettiğimizi sanıyoruzdur.
Düşünüyorum, kağıt kalem ittifaklarında ve yaşamı örüyorum geceye. İçine seni-beni dolduruyorum ilmek ilmek, tıka basa...
Bir oyun düşlüyorum satır aralarında. Sen ebe oluyorsun, ben kör. Görmüyoruz kimseleri kendi karanlığımızda ve sımsıkı sarılıyoruz çocukça bir düşe. Saklanıyoruz dışarıdaki dikenlerden. Pamuksu bir yolculuk yapıyoruz koyun koyuna. Yakalıyoruz mutluluğu bir uçurtmanın kuyruğunda. Göğe yükseliyor kuyruklu sevimiz. Bulutlara değiyor sarhoşluğumuz. Biz herkesten bir parçayız.
Saklambaçla bitiriyorum geceyi. Ararsan yorganın altındayım. Sabaha merdiven dayamışım, güneş senin olsun.....
.
|